Kategori arşivi: Öğrenme Psikolojisi

Bilgi İşleme Kuramının Temel Kavramları

Gelen herşeyin atandığı yer duyusal kayıttır.

Bilginin, duyusal kayıttan kısa süreli belleğe aktarılmasındaki süreçler.

Duyusal Bellekteki İşlemler
DİKKATÖğrenmenin ilk adımıdır.Düşüncenin bir uyarıcıya odaklanması ve yönelimidir.

Duyularımızı bir noktaya odaklamaktır.

ALGIDuyusal bilginin yorumlanması, anlamlandırılmasıdır.

Duyulardan gelen bilginin zihnimiz tarafından yorumlanmasıdır.Örneğin, evli bir erkeğin dırdır eden karısını dinlediği durumunu Gestalt ile bağdaştırıyor.

TANIMAYeni gelen uyarıcıların özelliklerinin uzun süreli bellekteki bilgilerle karşılaştırılması işlemidir.

İnsan zihni tanıdık bilgileri daha hızlı işler.Örnek olarak, İngilizce metin okurken Türkçe karşılığını bildiğimiz kelimeler varsa hooop ha deyince okuyoruz.Çünkü tanıyoruz.Tanımadık yeni bilgiler daha yavaş işlenir.Bilakis tanınmış bilgiler daha hızlı işlenecektir.

Bilginin Kısa Süreli Bellekten Uzun Süreli Belleğe Aktarılmasında Kullanılan Süreçler

KODLAMAUzun süreli bellekte var olan bilgi ile kısa süreli bellekteki bilginin eşleştirilerek bilginin bellek sistemine yerleştirilmesidir.

Yeni bilgi ile önceki bilginin ilişkilendirilerek uzun süreli belleğe aktarılması işlemidir.

Kodlama iki şekilde yapılmaktadır.Ezber ve Anlamlandırma.

AÇIK VE ÖRTÜK TEKRAR(EZBER)Sesli ve zihinde yapılarak bilginin uzun süreli bellekte tutulma olasılığını artırma sürecidir.

Bazı bilgiler çok sık tekrarlanmasıyla uzun süreli belleğe kaydedilir.

ANLAMLANDIRMAYeni gelen bilgi ile var olan bilgiler arasında mümkün olduğu kadar çok bağlantılar oluşturulmasıdır.
Bilginin Anlamlandırılmasını Artıran Ögeler
ÖRGÜTLEMEBilgiyi düzenleme, gruplama, tutarlı yapılar oluşturmadır.Kodlamaya yardım eder.

Kavram haritaları, bilginin sınıflandırılması, gruplandırılması.

EKLEMLEMEYeni bilginin var olan şemaya eklenerek hem yeni bilgiye anlam verilmesi hem de mevcut şemanın anlamının artırılmasıdır.

Anoloji, benzetim dediğimiz olaydır.

Çocuğa hücreleri anlatmak için nar örneği vermek.

Yeni gelen anlamsız bilgiyi, anlaşılması zor bilgiyi tanıdık bildik başka bir bilgiyle eşleştirme durumudur.

ETKİNLİKÖğrenen kişinin öğrenme sürecinde etkin olmasıdır.

Öğrenen kişinin aktif olmasıdır.

Yaparak – Yaşayarak öğrenmektir.

Öğrenen kişinin öğrendiği konunun içinde olmasıdır.

Bilgiyi kendisi işlemesidir.

Bellek Destekleyici İpuçları

YERLEŞİM(Loci)(İmajlar)İyi bilinen mekan ile yeni öğrenilen bilginin eşleştirilmesidir.

Zihinsel yürüyüştür.Anlamsız bilgiyi, hatırlaması, zor, kuru bilgiyi tanıdık kemandaki eşyalarla eşleştirmektir/ilişkilendirmektir.

Örneğin,
“Türkiye’nin en büyük dağları” dediğimizde,
-‘Ağrı Dağı’-> Çalışma Masası,
-‘Cilo Dağı’-> Yatak
-‘Süphan Dağı’-> Sandalye
-‘Kaçkar Dağı’-> Sehpa

ZİNCİRLEME BAĞ YÖNTEMİ(İmajlar)Yeni öğrenilen bilgi ile hikaye oluşturmadır.

Anlamsız kuru bilgileri bir araya getirip anlamlı bir hikaye oluşturmaktır.

Örneğin,
IPED, Koltuk, Kola, Müzik ve Ödevden anlamlı hikaye oluştur.

HİKAYE OLUŞTURMAÖğrenilen kavramla ilgili saçma ve komik hikayeler oluşturmaktır.
AKROSTİŞ/AGRONİM(Baş Harfler Yöntemi)(Sözel Semboller)Öğrenilen kavramların baş harflerinden anlamlı kavram üretmektir.

Akrostiş : Hatırlanması gereken kavramların ilk harflerinde anlamlı bir kelime oluşturmaktır.

Akronim : Belli bir örgüt, kuruluş ya da birliğin adının ilk harflerinden oluşan kısaltmalardır.Tübitak, Pegem, Nato

İMAJLARZihinde öğrenilen konu ya da kavrama ilişkin imgeler oluşturmaktır.
ASKI SÖZCÜK(İmajlar)Öğrenilen kavramın benzeri ile ilgili imgeler oluşturmaktır.

Anlamsız kuru bilgileri sıralı rakamlarla eşleştirmektir.

Mini mini birler, çalışkan ikiler, tembel üçler…….

ANAHTAR SÖZCÜK(Çengel Yöntemi – Kanca Yöntemi)(İmajlar)Yabancı dildeki kelimeleri hatırlayabilmek için Türkçe ses benzeri olan kelimeleri kullanmaktır.

Viegra -> Ne Yaygara
Black -> Kara Black
Listen -> Senin Listen
Midyum -> Orta Boylu Medyum

KAFİYE OLUŞTURMA(Sözel Semboller)Tekerlemeler, deyimler oluşturma…

Katranı kaynatmakla olurmu şeker, cinsine şey ettiğim cinsine çeker….

Biliş

Bilginin duyu organlarından alınması, işlenmesi, uzun süreli belleğe kaydedilmesi, uzun süreli bellekten geri getirilmesi ve dış dünyaya tepki verilmesi sürecidir.Bir öğrencinin bir şeyi öğrenmeye çalışması, zihnimizin öğrenmeye çalışması biliştir.

Üst Biliş

Bireyin nasıl öğrendiğinin, nasıl düşündüğünün farkında olması durumudur.Zihinsel süreçleri hakkında yorum yapabilmesidir.

Düşünmek biliş, nasıl düşündüğünün farkında olmak üst biliştir.

A işleminin B işleminden zor olduğunun farkındayım.Bu nedenle şu kitaba bakmalıyım, üst biliştir.

Bilgi İşleme Kuramına Göre Öğrenme Süreci(Gagne – Miller)

İnsan zihninin çalışması bilgisayarın çalışmasına benzer.

Bilgi işlemleme yaklaşımı içindeki kuramcılar,

  • Öğrenme değil bellek üzerinde odaklanırlar.
  • Davranışçılıktan farklı olarak, “Bazı öğrenme süreçlerinin insana özgü olduğunu” savunmaktadırlar.
  • Temel savları bilgisayar ve insan zihninin paralel olduğu savıdır.
  • Unutmanın olmadığını ama geri getirme sorununun olduğunu savunurlar.
  • Unutmak yok, bilgiyi geri getirememek vardır.

Bilgi İşleme Kuramı

 

Duyusal Kayıt(Anlık Bellek)

Gelen herşeyin atandığı yerdir.

Duyular yoluyla gelen bilgilerin hepsinin saklandığı yerdir.Duyusal kayıtın kapasitesi sınırsızdır.Fakat, bilginin saklanma süresi sınırlıdır(0,5 – 4 saniye ömürlü sonsuz kapasite) “Dikkat”, “Algı” veya “Tanım” dan birisi bilgiyi alıp kısa süreli belleğe göndermediği sürece o bilgi kısa sürede unutulur.

Bilginin hiç bozulmadan orjinal haliyle saklandığı tek yer duyusal kayıttır.

Kısa Süreli Bellek(Çalışan Bellek)

“Dikkat”    ->
“Algı”        ->
“Tanıma” ->
Bu yukarıdakilerden birisi bilgiyi alıp buraya, yani kısa süreli belleğe getirir/gönderir.

İşleyen bellektir.Aktif bellektir.
Bilgiyi dış dünyaya gönderir.
Tepki üreticilere haber gönderir.
Bilgiyi işleyen uzun süreli belleğe gönderir.

Aktif bellektir.Duyusal kayıttan gelen bilgileri önceki bilgilerle ilişkilendirecek yeni bir öğrenme gerçekleştirir.Kapasitesi çok sınırlıdır.En fazla 7 +/- 2 birim ekleyebilir.Süresi 20 – 30 saniyedir.

Kısa süreli belleğin kapasitesini arttırma stratejisi gruplamadır.

Örneğin, bir telefon numarasını kısa süreli hafızaya alacaksak eğer teker teker numaralardan ezberlemek oldukça sıkıntılı olacaktır.Çünkü, “0123456” numarasını varsayarsak eğer “0”, “1”, “2”, “3”, “4”, “5”, “6” şeklinde ezberlemek kısa süreli belleğin kapasitesini dolduracaktır.Eee zaman artı eksi 7 kapasiteye sahipti.Bir numara için doldurduk tüm kapasiteyi….Pekkiii o halde ne yapmamız lazım?Tabi ki de gruplayacağız.

0123456

Gördüğünüz gibi telefon numarasını bu şekilde gruplandırınca kısa süreli belleğin kapasitesini zorlamamış oluyor ve 3 kapasiteyi kullanmış oluyoruz.

Bilginin saklanma sürecini arttırma stratejisi tekrardır.

Uzun Süreli Bellek

“Tekrar”             ->(Kısa süreli bellekteki bilgiyi uzun süreli belleğe atamaya yarar.)
“Kodlama”        ->(Kısa süreli bellekteki bilgiyi uzun süreli belleğe atamaya yarar.)
“Geri Getirme” <-(Bulduğu bilgiyi geri kısa süreli belleğe getirir.)

Kütüphanedir.

Pasif bellektir.Bilgiyi sadece saklar.Bilgiyi işlemez.Değiştirmez.Olduğu gibi saklar.

Amann Dikkat!!!
Bilginin hiç bozulmadan orjinal haliyle saklandığı tek yer duyusal kayıttı arkadaşlar…Burada 3 aşağı 5 yukarı bilgide bir değişme olmuştur.

Kapasitesi sınırsızdır.İnsan zihninin alamayacağı bilgi yoktur ve bilgiyi kaydettikten sonra organik bozukluk yoksa ölünceye kadar saklanır.

Uzun Süreli Bellek Çeşitleri

Bilgi uzun süreli belleğe geldiğinde 3 farklı biçimde saklanabiliyor.

  1. Anısal(Epizodik) Bellek – (Duyuşsal)
    Duygusal yaşantılarımızın, anılarımızın saklandığı bellektir.Bilgi video kaydı biçiminde saklanır.Film şeridi gibi hayatın gözün önünden geçmesi buna bir örnektir.

    • Olayların saklandığı bellektir.
    • Ne zaman sorusunun cevabıdır.
  2. Anlamsal(Semantik) Bellek – (Bilişsel)
    Akademik bilgilerin saklandığı bellektir.Tanımların paragrafların ilkelerin vs…

    • Dünyayla ilgili genel kültür bilgilerinin saklandığı yerdir.
    • Ne sorusunun cevabıdır.
  3. İşlemsel Bellek – (Psikomotor)
    Psikomotor becerilerin saklandığı bellektir.Yazı yazmak, otomobil kullanmak, örgü örnek vs…Psikomotor bellekteki bilgi çok kullanılır.Bu yüzden otomatik hale gelir ve alışkanlık oluşur.

    • Bir işin yapılması ile ilgili işlem basamaklarının bulunduğu yerdir.
    • Nasıl sorusunun cevabıdır.

Kavrama Yoluyla Öğrenme/İç Görüsel Öğrenme(Köhler)(Gestalt Öğrenme)

Zihinde problem çözme yoluyla gerçekleşen öğrenmedir.

Bir ağaç altında oturan Newton’un kafasına düşen elma neticesinde “ahaaaa buldum” diyerek yer çekimini bulması…

Arşimet hamamda fantazilerini tatmin ederken tasın suyun üzerinde yüzdüğünü fark edip “buldum layn, buldum” diyerek sıvıların kaldırma kuvvetini bulması…

Öncelikle Köhler deneyinden bahsetmekte fayda vardır.

Köhler DeneyiKöhler bu sol taraftaki maymunlardan birini geniiiişş ve uuzzzuuun tavanlı bir odaya kapatmış ve odanın tavanına muz asmıştır.Tabi odada bir yandan farklı farklı kutular ve borular bulunmaktadır.

Maymun kardeş muza ulaşmak için zıplamış, düz duvara tırmanmaya çalışmış vs vs bir çok davranış sergilemiştir.

Dikkat!!!
Buraya kadar bir çok farklı davranış sergileniyor ama bir çözüme ulaşılmadığı için Deneme – Yanılma öğrenmesi olmuyor.Bunlar sadece davranıştır.Nihayetinde öğrenme yok.

Bir süre sonra bu maymun kardeş vaz geçiyor ve odanın bir köşesine çekilmiş.Aradan bir müddet zaman geçtikten sonra sanki Ankara’yı Feth ettim edasıyla yürüyerek odadaki kutuları üst üste koymuş ve borularıda uç uca geçirerek, kutuların üzerine çıkıp, elindeki çubuklarla muzu elde etmiştir.

Dikkat ederseniz eğer maymun burada bir müddet düşünme süreci geçirdikten sonra çözüm bulmaktadır.Boşuna bu dersin başında “Zihinde problem çözme yoluyla gerçekleşen öğrenmedir.” demedik 🙂

  1.  Deneme – Yanılma yoluyla davranış sergileniyor.
    Maymun her yolu deniyor ve bu Deneme – Yanılma sürecinde bir çözüme ulaşamadığı için sadece davranış olarak kalıyor.
    Maymun bu Deneme – Yanılma süreci sonunda bir köşeye oturması “Öğrenilmiş Çaresizlik” yaşadığını göstermektedir.
  2. İçgörüsel Öğrenme gerçekleşir.
    Problemi oluşturan parçaların zihinde bir araya getirilerek çözülmesidir.
    Maymun oturduğu yerden bir anda kalkıp zihinsel bulduğu çözümü yapıyorsa demek ki İçgörüsel Öğrenme yapmış demektir.

ANAHTAR KELİMELER

  • “Bir süre inceledikten sonra”,
  • “Sorunun içerisinde düşünmüştür”,
  • “Bir süre düşündükten sonra anlamıştır”,
  • “Keşfetmiştir”,
  • “Bulmuştur”

gibi ifadeler varsa bu soru Kavrama Yoluyla Öğrenmedir.

Gestalt Öğrenme Kuramı

Sevgili okurların dikkatine! Aşağıdaki içerikte dahil sitede bazı içeriklerdeki hakaret, küfür ve argo kelimelere takılmanızı ve bunlara tepki göstermenizi çok normal karşılıyor, sizlere hak veriyorum. Şu ana kadar bariz küfür dışındaki tüm eleştiri ve düşüncelerinizi zerre değiştirmeden yayınlamış bulunmaktayım. Örnek olarak şu anda bulunduğumuz içeriği okurken rahatsız olabileceğiniz, argo diye nitelendirilen satırlarda tepki gösterebilirsiniz. Lakin! yaşadığımız şu dönemde hiç biriniz ne medyadaki ne de başka bir platformdaki var olan “o çok takıldığınız, duyarlılık tasladığınız, hani çakma aydınlık, çakma aydın öğretmen rolü yaptığınız” argo ve terbiyesizlik diye nitelendirdiğiniz şeyler varya ha işte onlara zerresini yapmaktan acizseniz rica ediyorum sitedeki işinize bakın, aksi halde bu platformdan defolun gidin.

Bu site, bir öğretmen tarafından, bu saçma eğitim sistemine, bu saçma eğitim kurumuna, bu saçma düzene ve bilim açısından rafta kalmış bu saçma içeriklere karşı bir isyandır. Mübarek ordu kadar kutsaliyete sahip olan Türk öğretmenlerini, freud ve erikson arasındaki sidik yarışından ibaret olan şu eğitim bilimleri diye nitelendirdikleri saçmmmaa konu ve müfredatla yarışa sokup, at gibi rekabet ettirdikten sonra kendinize saygınız kalıyorsa TEBRİKLER… Kendisine saygısı olan çakma egoist hiç bir amaca hizmet edemeyecek para odaklı öğretmenmiş kafalarının eleştirileri kadar, olayı anlayıp destek veren akıllı insanlar da var… Allah iki taraftanda razı olsun…


Gestalt öğrenme kuramı, bütüncül bir yaklaşımdır.

  • Tümdengelim yöntemini savunur.
  • Alman ekolüdür.

Temsilcileri,

Wertheimer, Koffka ve Köhler

Bu kuramda, “Bütün” kelimesi çok önemlidir.

Bütün onu oluşturan parçalardan çok daha büyük bir anlam ifade eder.Bütün parçalar toplamı değildir.Daha büyük bir anlamdır.Bir insan iki kol iki bacak bir baştan mı ibarettir?Senin için bunların toplamından daha anlamlı değil midir?

YASALARÖZELLİKLERİ
Şekil – Zemin İlişkisiŞekil, o anda dikkat ettiğimiz uyarıcı şeydir.Zemin, o anda dikkat ettiğimiz şey dışındaki herşey.
Yakınlık YasasıBirbirine yakın olan nesneler, şekiller zihnimiz tarafından bir bütün bir grup olarak algılanırlar.

Yakınlık Yasası

Her 3 yuvarlağı bir bütün ve grup olarak görüyorsunuz.

 

Benzerlik YasasıBirbirine benzeyen şekiller, nesneler zihnimiz tarafından bir bütün bir grup olarak algılanır.Benzerlik Yasası
Algıda Tamamlama YasasıZihnimiz eksik olan parçalara dayanamaz.Rahatsız olur.Zihnimizin eksik olan parçaları tamamlama eğilimine algıda tamamlama denir.

Algıda Tamamlama Yasası

Bu gördüğünüz nedir? Kare değil mi? Aslında kare değil, kesikli çizgilerdir…

Algıda Tamamlama Yasası2

Veyahut bu…Bir bir kesik kesik olsa da, bir bacağı olmasa da insana benzetiyorsunuz değil mi?

Basitlik YasasıZihnimizin tek algıladığı şey en basit olanıdır.
Algıda DeğişmezlikBir nesneyi, bir objeyi değişik koşullar altında aynı şekilde algılamaya devam etmektir.

Örneğin, babanızın beyaz gömlek giydiğini gördünüz.Haliyle karanlıkta da gömleği beyaz göreceksiniz.

Algıda SeçicilikAlgıda seçicilik binlerce uyarıcı arasından birisine odaklanmadır.

Örnek olarak, Ankara – Kızılay’da yürürken canavar gibi bir hatun geçerse, milyonlardan ziyade herkes ona odaklanır.

Ya da

Aynı şekilde gene Kızılay’da elinde silahla gezen biri olursa herkes ona bakacaktır.

Algıda Seçiciliği Etkileyen Faktörler

  1. Uyaranın Büyüklüğü : Büyük olan uyarıcılar önce seçilip algılanır.
  2. Hareket eden uyarıcılar önce seçilip algılanır.
  3. Parlak olan uyarıcı önce seçilip algılanır.
  4. Ses olarak şiddeti yüksek olanlar önce seçilip algulanır.
    Buna örnek olarak,
    Otobüste herkes konuşur ama çook yüksek sesle konuşan biri olursa herkes ona bakar ve dikkat eder.
  5. Algılanan kişinin ihtiyacı önemlidir.Eğer açsa yiyecekleri önce görür, sapıtmışsa yerdeki eskort kartlarından başka birşey göremezsin.
  6. Geçmiş yaşantılar.Sürekli ağlayan insanlarla karşılaşmışsanız, onlarda daha çok algılanır.
  7. İnançlar ve tutumlar
AlgıGelen uyarıcıların zihnimiz tarafından yorumlanmasıdır.Yorumlama geçmiş deneyimlere, tecrübelere göre yapılır.Herkesin geçmiş yaşamı farklı olduğundan algısı farklıdır.
PragnanzGestalt’ı tümüyle anlatan, özetleyen kavramdır.Zihnimizin iyi bütün, iyi şekil, tam olma, bütün olma eylemidir.Doğuştan bu yasayla dünyaya geliyoruz.

Bandura’ya Göre Pekiştirme Nedir?

Bandura’ya göre pekiştirme 3 biçimde görülmektedir.

  1. Doğrudan Pekiştirme(Dışsal Pekiştirme)
    Pekiştirmenin başkaları tarafından yapılmasıdır.
  2. İçsel Pekiştirme
    Gösterilen davranış, bireyin bir ihtiyacını gidermesi durumudur.Bireyin kendi kendini pekiştirmesidir.(Ohh canıma deysin demesidir)
  3. Dolaylı Pekiştirme
    Modelin pekiştirilmesinin, model alanın davranışı artışa yol açması durumudur.

Öz Yeterlilik Algısı Nedir?

Kişinin kendi yeteneklerinin ve kapasitesinin farkına varması, farkında olması durumudur.Bir şeyi yapıp yapamayacağına ilişkin algısıdır.Model yoktur.Kişinin kendi yeterliliğini algılaması durumudur.

Öz Yeterliliği Etkileyen Faktörler

  1. Sözel ikna.(Sen yaparsın olum, Sana inanıyorum falan filan)
  2. Bireyin kendi yaşantıları.
  3. Dolaylı yaşantılar.
  4. Duygusal Durum(Havamda Değilim)

Sosyal Öğrenme Kuramının İlkeleri

KAVRAMTANIM
Karşılıklı Belirleyicilik
(Karşılıklı Etkilenme)
Model alan, modelden etkilenebildiği gibi modelde model alandan etkilenebilir.

Öğrenciler ilkokul öğretmenlerini örnek alır.Öğretmende ilkokul çocuklarından etkileniyor ve çocuklaşıyor.

Sembolleştirme KapasitesiModel alma sırasında bireyin düşünebilme kapasitesidir.Nerede ne yapacağını, nasıl davranacağını düşünmesidir.

Bireyin sembolleştirme yeteneğidir.

Öngörü KapasitesiModel alma sürecinde model alan kişinin davranışlarının sonucunu kestirebilmesidir.

Bir davranışı model aldığımda ilerde başıma ne gelir?
Arkadaşım küpe takıyor.Bende taksam diye düşünsem.Babam beni vurur.O halde bu iş bana göre değil.

Dikkat ederseniz geleceği düşündüm.Öngörüde bulundum.

Dolaylı Öğrenme KapasitesiEğer ben başkalarının davranışlarını öğrenme konusunda yetersizsem bu benim model alma sürecimi etkiliyor.

Bu durum Dolaylı Öğrenme Kapasitesi olarak ifade edilir.

Öğretmenin çok güzel yazı yazıyor.Ben yazamam diyerek model almamak buna örnek verilebilir.

Öz Düzenleme KapasitesiModel aldığımız davranışı kendimize uyarlamaktır.Model alma basit bir taklit değildir.Öz düzenleme vardır.
Öz Yargılama KapasitesiBireyin model aldığı davranışın sonuçlarını yorumlayabilmesidir.Değerlendirebilmesidir.

Arkadaşlar küpe takıyorlar.Bende taktım ve  1 ay öyle gezdim.Sonra dedim ki eee ne bok yemeye küpe takıyon?Neye yaradı? diyerek küpeyi çıkarıp attık.

Sosyal Öğrenme Kuramı(Bandura)

“Gözlem Yoluyla Öğrenme” ya da “Model Alma Yoluyla Öğrenme” nitelendirilebilir.

Öğrenmenin olabilmesi için bir başka insana ihtiyaç vardır.

Bir insanın diğer insanları izleyerek öğrenmesidir.

İki veya daha fazla insanın olduğu her yerde sosyal öğrenme vardır.

Sosyal öğrenme bir insanın diğer insanı gözlemlemesidir.Yani bilinçlidir.

Başkalarının yaşantılarını gözlemleyerek öğrenmedir.

Sosyal öğrenme insan davranışlarının neredeyse tümünü açıklamaktadır.

Moda davranışlarının hepsi sosyal öğrenmedir.

Tepkisel Koşullanma ve Edimsel Koşullanma da bir yaşantı söz konusuyken, sosyal öğrenmede gözlem vardır.

Sınıfta arkadaşının el kaldırmasıyla pekiştirilen Osman, haftaya elini kaldırıp söz istemeye başladı…Osman pekiştirilmediği halde davranışta bulundu…

Osman ders esnasında konuşan arkadaşlarının öğretmen tarafından azarlanınca Osman derste konuşmaya karar verdi.Osman konuştu mu?Pekiştirildi mi?Hayır…Sosyal Öğrenme…

Gözlem Yoluyla Öğrenmenin Aşamaları

AŞAMALARÖZELLİKLERİ
Dikkat EtmeModel alınacak etkinliklere dikkat etme aşamasıdır.Model alan kişinin, modelin davranışlarına, duyularına odaklanmasıdır.

Ayşenaz sınafa girerken, Hande’nin dikkatini çekmesi ve Hande’nin Ayşenaz’a odaklanması…

Hatırda TutmaElde edilen bilgiden yararlanabilmek için modele ait davranışların hatırda tutulmasıdır.Modelin özelliklerini, modelin davranışlarını zihnimize kaydetmektir.

Zihinsel şema oluşturmaktır.

Ayşenaz otururken, Hande Ayşenaz’ın saçlarının kaydını almaktadır.

Davranışı Meydana Getirme(Uygulama) Öğrenilenlerin performansa dönüştürüldüğü, davranış olarak sergilendiği aşamadır.Modelin davranışı kendi üstümüzde uygulanacak, denenecek…

Modelin davranışı göstermesidir.

Hande dayısının düğününe gidecektir.Lakin saçını nasıl yaptıracağına bi türlü karar verememiştir.Düşünmeye devam ederken Ayşenaz’ın saçı aklına gelip kuaföre o saçı yaptırmaya gidecektir.

GüdülenmeModelin davranışı gibi davranıldığı taktirde pekiştirileceklerine ilişkin oluşan beklentidir.Model alınan davranış elde edildiği sonuçtur.

Bir davranışı model aldığımızda elde edilen sonuçtur…

Hande dayısının düğününe gidiyorsa ve herkes ona bakıp beğeniyorsa güdülenir.Olumluysa saç modelini kullanacak değilse kullanmayacak.

Unutmayınız ki, modelleme neticesi hiç bir zaman %100 modelle aynı olamaz.

Bir davranışa dikkat edilip hatıra alındıktan sonra illa gösterilecek diye bir kural yoktur.Aradan uzun süre geçtikten sonrada gösterilebilir.

Dolaylı Pekiştirme

Modelin pekiştirilmesinin, model alanın davranışlarında artışa yol açması durumudur.

Bayramda otururken abimiz kalkıp gelen misafirlerin elini öpüyor ve bunun karşılığı para alıyorsa, söyleyin bana hangimiz yerimizde durmuşuzdur?

Abiniz yaptığı davranışta pekiştirildiği halde siz dolaylı pekiştiriliyorsunuz.

Dolaylı Ceza

Modelin cezalandırılmasının, model alanın davranışında azalmaya yol açmasıdır.

“Sallandıracaksın bi kaç kişiyi ibreti alem için” sözü buna çok güzel bir örnektir.

Sınıfta kopya çekerken arkadaşınız yakalanıyor ve ceza alıyorsa, diğerleri sittinsene o davranışı yapmıyor ve kopya çekme davranışı azalıyor.

Dolaylı Güdülenme

Modelin davranış sonuçlarının model alanda aynı davranışı yapma isteği uyandırmasıdır.

Berfin üniversiteler arası yapılan yurt dışı sınavını kazanıp Amerika’ya gidiyor.Orada güzel koşullarda yaşıyor.Bunu duyan Ahmet’te aynı sınava girmek istiyorsa dolaylı güdülenmedir.

Dolaylı Duygu

Modelin duygusal tepkilerinin model alan tarafından da gösterilmeye başlanmasıdır.

Annesi kediden korkan bir genç kız, kendisininde hiç bir yaşantı olmadan kediden korkması…

İnsanlar duygularıda model alabiliyorlar…

Amaçlı Davranışçılığın Temel Kavramları(Tolman)

“İşaret Kuramı”, “İşaret Gestalt Kuramı” ve “Amaçlı Davranışçılık” olarakta nitelendirilir.

Tolman denen adam hem davranışçı hemde bilişselcidir.Ha bilişsel yanı daha ağır basar o da ayrı bi mevzu…

Bilişselcilerin piri olan Gestalt denen adamın yaklaşımından etkilenmiştir.


Öğrenme dikkat etmeden de gerçekleştirilir.


Gizil(Örtük) Öğrenme

Dikkat etmeden, özel bir çaba sarf etmeden gerçekleşen öğrenmedir.

Öğrenmek için Dikkat yok!!!Özel çaba yok!!!

Organizma öğrendiğini ihtiyaç duyduğunda fark eder.(Kişi ben bunu ne zaman öğrendim la?” der.

Eeee madem özel çaba olmadan, dikkat etmeden öğrenilen bu bilgiler ihtiyaç duyulduğunda fark ediliyorsa eğer davranışa dönüşünceye kadar bellekte saklı kalıyor demektir.

Yani,

Gizil(Örtük) Öğrenmeler, davranışa dönüşünceye kadar bellekte saklı kalırlar.

Örnek olarak,

Bir baba kızının dinlediği ama kendisinin hoşlanmadığı pop müzik şarkılarının sözlerini bir zaman sonra öğrendiğini fark ederse işte o baba gizil öğrenmiştir.(ıyy müslüm babadır diye yazıyodum layn 🙂 )

Amaçlı Davranış

Şimdi yukarıdaki çizmiş olduğum şemamızdan yola çıkarak bir kaç husustan bahsedelim.

Bilişsel Harita(Yer Öğrenme)

Yaşadığımız mekanla ilgili farkında olmadan gerçekleşen öğrenmedir.

Faruk abimiz bulunduğu şemada gezinti yaptığı zaman farkında olmadan yollar hakkında bilgi öğrenmektedir.2’nin en kısa yol, 3’ün en uzun yol olduğunu geze geze farkında olmadan öğrenecek ve ileride ihtiyacı olduğu zaman bu öğrendiklerini kullanacaktır.Yani, yaşadığı mekanla ilgili farkında olmada öğrenme gerçekleştiriyor.

Zihnimizdeki navigasyon bilişsel haritadır.

Bilişsel Senaryo

Hangi durumlarda nasıl davranacağımıza ilişkin öğrenmelerdir.

Örnek olarak,
Hiç birimiz cenaze ya da düğün için kurslara gitmedik amaaaaa iki durumda da(cenazeyi Allah gecinden versin) nasıl davranacağımızı biliriz.

Faruk abide bilir.

Amaçlı Davranış

Davranışlar amaca yöneliktir.Amaç gerçekleşene kadar davranış sürdürülür.

Faruk abi, peynire ulaşmak için her türlü yolu deneyecektir.

Ya da,

Akşam işten çıkıp eve gidinde “ulan dur bi yemek yapayımda yiyeyim” dediğiniz olmuştur.Makarnaların bulunduğu dolabı açtın ve makarna kalmadığını gördün.”Böyle işin ….” diyerek yatar mısın?Tabi ki de hayır…Komşuya gidilir, olmadı bakkala gidilir, olmadı unlu mamüller gıda ve sanayi ticaret anonim şirketine gidilir nihayetinde o makarna yapılır.

Faruk abide yapar.

En Az Çaba İlkesi

Organizma amaca ulaştıracak en kısa yolu, en az çabayı tercih eder.

Şimdi Faruk abi, gizil bir şekilde bulunduğu şemadaki dünyasını öğrendi ve onu bilişsel haritasına attı.Mekanı biliyor ama farkında değil.Faruk abi, peynire ulaşmak için gizil öğrendiği mekanın yolları aklına gelecek ve pratik bir yol olan 2 numaralı yolu tercih edecektir.

Örtük Sönme

Yapılan ya da gösterilen davranış organizmayı amaca ulaştırmazsa davranış ortadan kalkar.

Beklenti gerçekleşmezse, sönme gerçekleşir…

Beklenti önemli bir kavramdır.Skiner’ın Edimsel koşullanmasında pekiştireç neyse bu heriftede(Tolman) Beklenti o.

Kateksis

Belli dürtülerle belli nesneleri ilişkilendirme durumudur.

Hemen bir örnek vermek gerekirse,
Türklerin et deyince dana etini tercih etmeleri, et deyince domuz etini tercih etmemeleridir.Açlık duygusuyla et ilişkileniyor.

Olumlu KateksisOlumsuz Kateksis
  • Dürtüyle nesneyi ilişkilendirme eğilimidir.
  • Türkler açlık dürtüsünü kuzu/dana/davuk etiyle ilişkilendirme eğilimindedir.
  • Almanlar açlık dürtüsünü domuz etiyle ilişkilendirmektedir.
  • Dürtüyle nesneyi ilişkilendirmekten kaçınmaktır.
  • Türkler domuz eti yemekten kaçınırlar.
  • Hindlar inek eti yemekten kaçınırlar.

Eşdeğer İnanç

İkincil ihtiyaçların, birincil ihtiyaçlarla yer değiştirmesi durumudur.

İkincil ihtiyaçların, birincil ihtiyaçların yerini almasıdır.

Örnek olarak,
Hanım milletinin yemek yemeğe giderken bir anda bir mağazada ayakkabı görüp bütün parasını ona bayılmasıdır eşdeğer inanç.Gördüğünüz gibi, ikincil bile olamayacak bir ayakkabı ihtiyacının, birincil olan açlık ihtiyacının önüne geçmesidir…İnsan olun…

Alan Beklentileri

Organizmanın, kendisini neyin nereye götüreceğini öğrenmesidir.

Hangi işaretin nereye götüreceğini öğrenmesidir.

Klasik Koşullanmanın aynısıdır.

Zil çaldı et gelecek….

Gök yüzü karardığı zaman yağmur gelir…

Alan Biliş Yolları

Problem çözme yollarıdır ya da tercihleridir.

Bir problem çözümünde kullanılan yöntem başka bir problem çözümünde de kullanılmasıdır.

Benzer problemlere transfer etmektir.

Yağmur yağdığı zaman kafamızı gazete ile koruyoruz…
Güneşten kafamızı korumak amacıylada gazete kullanırsak eğer alan biliş yollarıdır.

Dürtü Ayrımları

Dürtü ayrımları belli dürtülerin belli davranışarı ortaya çıkarması durumudur.

Dürtü Ayrımları

Fare başta su içmeye gitse bile bi sağa bi sola gidiyor.Lakin zamanla dürtüleri davranışları yönlendiriyor ve acıktığı zaman kesin sağa gidiyor, susadığı zaman kesin sola gidiyor….

Kaçma – Kaçınma – Davranışta Kontrast – Psikolojik Tepkisellik

Kaçma

Kaçınma

Olumsuz bir uyarıcıyla karşılaştıktan sonra ortamdan uzaklaşmaktır.

Köpek geldi ısırdı, arkama bakmadan kaçtım.Bu olaydan sonra köpeğin sesini duydun uzaklaştın.

Yani bir uyarıcıyı aldığında kaçıyorsan kaçmadır.

Olumsuz uyarıcının olabileceği ortamlardan uzak durmaktır.Yani bir nevi tedbir, önlem almaktır.Ne olur ne olmaz tepkisi göstermektir.

Köpekle karşılaşabileceği yerlerden uzak duruyorsa kaçınmadır.

Tepkisel Koşullanmaya girer.U – TEdimsel Koşullanmaya girer.T – U

Davranışta Kontrast(Zıtlık)

Davranış bir ortamda yapıldığında pekiştirilir başka bir ortamda pekiştirilmez ve hatta cezalandırılırsa davranışın pekiştirilen ortamdaki görülme sıklık ve sayısında eskiye nazaran artış olmasıdır.

Dikkat
Davranışta kontrast, farklı ortamlarda bir davranış birinde artarken diğerinde mutlaka azalacaktır.

Psikolojik Tepkisellik

Var olan seçeneğin, var olan hakkın ortadan kalkma ihtimaline karşı tepki göstermektir.

Doğru veya yanlış ihtimale karşı uymamaktır.

Örnek olarak,
Baba, “Çocuklar ödevlerinizi yapmadığınız için önümüzdeki yıl tatile gitmeyeceğiz” diyor.Çocuklar babalarına küsüyor.İşte buna psikolojik tepkisellik denir.

Edimsel Koşullanmanın Diğer Kavramları

Karşı Pekiştirme

Karşısında olduğumuz, istemediğimiz bir davranışı farkında olmadan pekiştirmek.

Derste konuşan kızlarla sürekli ilgilenirseniz bu kızların konuşma davranışlarında artış olur.Bunun yerine istenmeyen bir davranışı ortadan kaldırmak için en etkili yol görmezden geleceksin.

Kademeli(Biçimleme, Zincirleme) Yaklaştırma

Organizmanın daha önce hiç yapmadığı bir davranışın adım adım pekiştirilerek inşa edilmesidir.

Bu kavramı Sistematik Duyarsızlaştırma ve Eşik ile karıştırma riskiniz var.

Alarında ki farkı görmeniz gerekmektedir.

Sistematik duyarsızlaştırma ve eşik te kesinlikle pekiştirme yoktur, kademeli yaklaştırmada her adımda pekiştirme vardır.

Biçimlendirme(Şekillendirme) Yaklaştırma

Davranışa şekil, biçim veren pekiştirmedir.

Biçimlendirmede organizmada daha önce hiç olmayan yeni bir davranış kazandırılır.

Bir davranışı organizmaya kazandırmak için amaca götüren alt davranışları pekiştirilerek yeni bir davranışın kazandırılmasıdır.

Örnek olarak,
Sirk hayvanlarına öğretilen davranışlar.
Bir aslan terbiyesici bir aslana yanan çemberden atlama davranışı öğretmeye çalışması.
Çocuklara okuma yazma becerisi öğretme biçimlendirmeyle yapılır.

Zincirleme

Sıra, aşama ve hiyerarşi içeren psikomotor davranışlar kazandırması tekniğidir.

Davranışların sırası önemlidir.

Örnek olarak,
Çay demlemek, yemek yapmak, otomobil kullanmak…

Dikkat ederseniz eğer, önceki adımın yapılmış olması sonraki adım için pekiştireç görevi görüyor.

Tersine Zincir

Bazı davranışların baştan sona değilde sondan başa olmasıdır.

Ayırt Edici Uyarıcı

Bir davranış ortamda bir uyarıcı varken yapılır.Uyarıcı yokken yapılmıyorsa veya yapılmazsa o uyarıcı ayıt edici hale gelmiştir.

Tepkisel koşullanmada koşullu uyarıcı neyse edimsel koşullanmada Ayırt edici uyarıcı odur.Ayırt edici uyarıcı öğrenilmiş uyarıcıdır.

Bir çocuk diğer derslerde yaramazlık yapmazken İngilizce dersinde yapmaktadır.Burada İngilizce dersi ayırt edici uyarıcıdır.

Batıl Davranış

Tesadüfi pekiştirmedir.

Neden sonuç ilişkisini ilgisiz bir uyarıcıyla eşleştirmektir.

Seda çok çalışmış(neden) KPSS de başarılı olmuş(sonuç).

Okunmuş pirinç sayesinde kazandım deseydi de batıldı.

Seda bundan sonraki zorlu sınavlarında okunmuş prinçle girdiğinde başarılı olacağım diye düşünüyorsa batıl inanç

Seda bütün zorlu sınavlara okunmuş pirinçle girmeye başlamışsa batıl davranışa dönüşmüştür.