Kategori arşivi: Öğrenme Psikolojisi

Klasik Koşullanma Ek Bilgiler

Öğrenilmiş Çaresizlik

Çağresizliği öğrenmedir.

Bir uyarana karşı ne kadar çaba gösterirse göstersin, durumu değiştiremeyeceğini öğrenen organizmanın uyaran verilmeye devam etse bile tepki vermeyi bırakması durumudur.

Ya çaresizsiniz ya çare sizsiniz…

Örneğin; bir tıp öğrencisi mezun olduktan sonra TUS sınavına girsin.Birdir, ikidir, üçtür derken önceki başarısız davranışlarına sığınarak başarısız olmayı kabulleniyor ve sınava girmekten vaz geçiyor.

Dikkat ederseniz eğer, öğrenilmiş çaresizlikte öncelikle bir çok olumsuz ya da başarısız davranış söz konusudur.

“Ben ne yaparsam yapayım başarılı olamayacağım!”, “Ne b*k yediysem olmadı bundan sonra gene olmaz” kafalarında olurlar…

Öğrenilmiş çaresizlik kesinlikle olumsuz durumlarda söz konusudur.O halde olumsuz sorularda bulunmalıdır.Başarısız davranışların olumsuz düşünceye dönüşmesidir.

Kendini Gerçekleştiren Kehanet

Bir insanın düşündüğünün başına gelmesi durumudur.

Edimsel koşullanmadır.

Daha önce olumsuz ya da başarısız bir yaşantı olmadığı halde kişi olumsuz duyguları kabullenmiştir.

“Aklıma gelen başıma geldi” veya “Sakınılan göze çöp batar” örneklerini verebiliriz…

Şöyle bir örnek verirsek eğer, yeni bir kızla tanışmaya giderken kızı tavlayamayacağımızı düşünmemiz.

Düşünme buraya tepki iken, başımıza gelmesi uyarıcıdır.

T -> U

Kendini gerçekleştirmiş kehanet olumlu ya da olumsuz olmaz.İyi şeyler düşünmüşseniz iyi şeyler gerçekleşir, yok eğer kötü şeyler düşünmüşseniz kötü şeyler gerçekleşir…

Öğrenilmiş çaresizlikte başlangıçta olan olumsuz davranışlar düşünceye dönüşürken, kendini gerçekleştiren kehanette olumlu ya da olumsuz düşünceler davranışa dönüşmektedir.

Alışma

Duyularla ilgilidir.Duyusal uyum.Duyusal adaptasyon demektir.

Alışma

Uyaran aynı şiddette verildiği halde tepkinin başlangıçta çok şiddetli olması halinde azalmasına alışma denir.

Duyarsızlaşma

Aynı koşullu olayla tekrar tekrar karşılaşılması durumunda duyuşsal tepkilerin azalması demektir.

Sistematik duyarsızlaşmayla aynıdır.

Duygularla ilgilidir.

Örnek olarak, bir kişi gazete dehşet-ü vahşet bir haberle karşılaşıyor ve buna çok üzülüyor.Ertesi gün gene gazetede benzer bir olayla karşılaşıyor ve bunada çok üzülüyor.Bu benzer durum tekrar tekrar gerçekleşiyor ve bu tarz haberlere eskisi gibi tepki vermemeye başlıyor.Dolayısıyla burada duyarsızlaşma gerçekleşiyor.

Ya da

Bir doktor ilk ameliyatında oldukça heyecanlanıyor.Daha sonraki süreçte ameliyatlara gire gire gire bir süre sonra bu heyecanlanma tepkisi azalıyor ve duyarsızlaşıyor.

Yukarıdaki iki örnekte azalan ve ortadan kalkan tepkiler(üzülme, heyecan) duyuşsal durum olduğu için duyarsızlaşma söz konusudur.Yani duyarsızlaşma olması için duyuşsal olması gerekir.

Duyusal Uyum

Eğer soruda duygusal bir durum söz konusu değilde duyusal bir durum söz konusuysa(yani beş duyu organ ile ilgili bir durumsa) duyusal uyumdur.

Örneğin, doktor hastaneye ilk gittiği gün hastane kokusundan rahatsız oluyor.Haliyle zamanla gide gide o hastane kokusuna alışıyor ve o kokuyu duymamaya başlıyor.Yani kokuya alışıyor.Dolayısıyla hastane kokusundan rahatsız olması duyusal bir durum olduğu için burada duyusal uyum söz konusudur.

Duyarlılık – Duyarlılaşma

Hassasiyet demektir.En ufak seslere aşırı tepki vermekte diyebiliriz.

Daha önce göstermediğimiz uyarana aşırı tepki göstermeye başlamaktır.

Örnek olarak, bir annenin çocuğunun gık sesine uyanması.

Ya da

Anne olmayanlar bebek sesine tepki vermezken, ne zaman anne olur o zaman tepki vermeye başlarlar.Duyarlılık kazanırlar.

Ya da

Üst katta oturan çocuk elinden bir şey düşürüyor ve takur tukur ses çıkıyor.Alttaki oturan öküz bu ufak duruma sinirleniyor ve üst kata çıkıyor.

Duyarlılaşma

Şekilde de görüldüğü gibi uyarıcı sabitken tepki artıyor.Yani uyarana daha önce göstermediğimiz tepkiyi daha sonra aşırı derecede gösteriyoruz.

Alışkanlık

Psikomotor davranışlarla ilgilidir.

Aynı davranışı sürekli yaptığımızda otomatik hale gelmesidir.Düşünmeden yapılması haline gelmesidir.

Örnek olarak, evin kapısından içeri girdiğinizde hiç bir zaman önceden bilemeyeceğiniz derin devlet meselesi olan kadınlar gününün içinde bulursunuz kendinizi.Buruşuk buruşuk suratlı o kadınlar aynı anda “AAAYyyyyy Gençay hoşgeldin yavrum açmısın annen kısır koysun sana” derken bir yandan da örgü örebilmektedirler.İşte buradaki düşünmeden yaptıkları örgü örme davranışı psikomotor bir davranış olduğu içün alışkanlıktır.

Sönme

Pekiştirecin kesiyoruz.Bildiğimiz sönmedir.Koşulsuz uyarıcı verilmediği zaman koşullanma ortadan kalkacaktır.

Sönme

Garcia Etkisi: Olumsuz Tat Koşullanması

Klasik koşullanmadaki Bitişiklik ilkesinin(Pavlov’a göre en etkili koşullanma için yarım saniye) her koşullanma için geçerli olmadığını ifade eden etkidir.

Puding yedikten 8 saat sonra mide bulantısı ve kusma yaşayan insanın bir daha puding gördüğünde kusması.

Garcia etkisi,

Tat ve hastalık

durumlarında geçerlidir.

Garcia etkisini tepkisel koşullanmadan ayıran üç özelliği;

  1. Bitişiklik yoktur.
  2. Üst düzey koşullanma ve uyarıcı genellemesi yoktur.Garcia’da tek uyarıcıya koşullanma vardır.
  3. Tat farklı ise hemen koşullanılır.

Ayrıyetten Garcia etkisi denince iki tür kavramdan bahsedilir ki,

Birincisi bitişiklik olmayan durumdur.Örneğin, Ahmet bey öğlen balık yemiş akşam ise midesi bulanmıştır.Akşam midesinin bulanması öğlen yediği balığa bağlaması Garcia etkisidir.

İkincisi ise koşullu uyarıcıyı çağrıştıran her şey Garcia etkisidir.Örneğin Ali öğretmenini sevmemektedir.Bununla birlikte okulunu, sınıfını ve kalemini de sevmez.Bu da Garciadır.

Tepkisel Koşullanmayı Ortadan Kaldırma Yöntemleri

Sönmesini Beklemek

Koşullu uyarıcıdan sonra koşulsuz uyarıcı verilmeyerek(yani tepki pekiştirilmeyerek) istenmeyen tepkinin sönmesi sağlanabilir.

Sistematik Duyarsızlaştırma

Sadece korkularla ilgili bir yöntemdir.

Korku verici uyaranın azar azar arttırılarak istenmeyen tepkiyi ortadan kaldırmaktır.

Sistematik Duyarsızlaştırma

Şekilde de gözüktüğü gibi korku veren uyarıcı azar azar arttırılarak istenmeyen tepki ortadan azar azar kaldırılmaktadır.

Karşıt Koşullama

Koşullu uyarıcı tam zıt bir koşulsuz uyarıcıya eşleştirilir.Yani koşulsuz uyarıcı değiştirilir ve tam zıttı bir bir koşulsuz uyarıcı eklenir.

Okul + Dayak -> Korku
Okul -> Korku
——-
Okul + Sevgi -> Mutlu
Okul -> Mutlu

Hastane + İğne -> Korku
Hastane -> Korku
——-
Hastane + Hemşire -> Sevgi
Hastane -> Sevgi

İtici Uyarıcılara Koşullama

Alkol, sigara, uyuşturucu bağımlılığı, oburluk, normal dışı ve kötü alışkanlıklar vb. istenmeyen davranışların elektroşok, tiksindirici maddeler vb. acı verici veya nahoş uyarıcılarla eşleştirilerek gerçekleştirilen karşıt koşullanma uygulamalarına itici uyarıyla davranış kontrolü(kaçınma terapisi/itici uyarıcılara koşullanma) adı verilir.

İstenen uyarıcıyla istenmeyen uyarıcı eşleştirilerek ortadan kaldırılır.

Birleşik Koşullanma VS Üst Düzey(Dereceli) Koşullanma VS Duyusal Ön Koşullanma

Birleşik KoşullanmaÜst Düzey(Dereceli) KoşullanmaDuyusal Ön Koşullanma
İki nötr uyarıcı, bir koşulsuz uyarıcıyla aynı anda eşleşerek ikisi birden koşullu uyarıcı haline gelir.Bir nötr uyarıcı koşullu uyarıcı haline geldikten sonra ikinci bir nötr uyarıcının da koşullu uyarıcı haline gelmesine yol açar.

Buradaki mantık nötr uyarıcı koşullu uyarıcı haline gelecek ve ardından o koşullu uyarıcıyla ikinci başka bir nötr uyarıcı eşleşecektir.Bu eşleşme sonucunda organizma ikinci koşullu uyarıcıya da aynı tepkiyi verecektir.

Önceden eşleşmiş olan iki nötr uyarıcıdan biri; koşullu uyarıcı haline geldiğinde diğer nötr uyarıcı da, koşullanma sürecinde yer almamasına rağmen, koşullu uyarıcı haline gelir.

Buradaki mantık ise önceden var olan iki nötr uyarıcıdan biri koşullu uyarıcı olacaktır.Lakin organizma koşullu uyarıcıyla beraber önceden gördüğü nötr uyarıcıyıda hatırlayacak ve onada aynı tepkiyi verecektir.Yani diğer nötr uyarıcıyıda koşullu uyarıcı yapacaktır.Önceki iki nötr uyarıcılardan biri öncelikle koşullu uyarıcı eşleşmesini yaşarken diğer nötr uyarıcı bu eşleşmede olmasa bile gene koşullu uyarıcı olacaktır.Koşullu uyarıcıyı önceden beraber gördüğü nötr uyarıcı ile hatırlaması ve o nötr uyarıcıyı koşullaması duyusal ön koşullanmadır.

Zil/Işık + Et -> Salya
Zil -> Salya
Işık -> Salya
Zil + Et -> Salya
Zil -> Salya

Işık + Zil -> Salya
Işık -> Salya

Zil + Işık(Önceden bu ikisini nötr halleriyle beraber görmüş olalım)

Zil + Et -> Salya
Zil -> Salya

Işık -> Salya

ÖrnekÖrnekÖrnek
Ali okul bahçesinde top oynarken öğretmeninin park halinde bulunan arabasının yan aynasının kırılmasına neden olmuştur.O sırada bahçede bulunan öğretmeni koşarak arabanın yanına gelmiş ve Ali’yi dayakla cezalandırmıştır.Bu olaydan sonra Ali hem öğretmenini gördüğünde hemde onun arabasını gördüğünde kendisini kötü hissetmiştir.Öğretmeninden dayak yiyen Ali bu olaydan sonra öğretmenini gördüğünde korkar olmuştur.İlerleyen günlerde Ali bir gün öğretmenini yeni aldığı arabasına binerken görmüş ve bu olaydan sonra bu arabayı gördüğünde de kendisini kötü hissetmiştir.Ali her sabah öğretmeninin okula arabasıyla geldiğini görmektedir.(Dikkat öğretmen ve araba iki nötr uyarıcıyı önceden beraber görüyor)Bir gün öğretmeni sınıfta Ali’yi yaramazlık yaptığı için dayakla cezalandırmış ve bu olaydan sonra Ali, öğretmenini gördüğünde korkmaya başlamıştır.(öğretmen koşullu uyarıcı oldu)Ali öğretmeninin arabasını görünce de kendisini kötü hissetmiştir.(önceden öğretmen nötr uyarıcı iken beraber bulunduğu nötr arabayı koşullu uyarıcı yapıyor)
Öğretmen/Araba + Dayak -> Korku
Öğretmen -> Korku
Araba -> Korku
Öğretmen + Dayak -> Korku
Öğretmen -> Korku

Araba + Öğretmen -> Korku
Araba -> Korku

Öğretmen + Araba

Öğretmen + Dayak -> Korku
Öğretmen -> Korku

Araba -> Korku

Öğrenme İlkeleri

Bitişiklik

İki uyarıcının zaman bakımından çok yakın verilmesi durumudur.

Gecikmeli Koşullanma

Nötr uyarıcı verilirken bir kaç saniye sonra koşulsuz uyarıcının verilmeye başlanmasıdır.

DİKKAT!!!
Nötr uyarıcının verilmesi esnasında verilen koşulsuz uyarıcıdır.
Yani
“Zil çalarken” bir kaç saniye sonra verilen koşulsuz uyarıcıdır.

Örneğin, birey arabada giderken aniden karşısına bir araç çıkıyor ve frene basarken çarpışma oluyor.Burada frene basmak nötr uyarıcı iken, çarpışmanın olması koşulsuz uyarıcıdır.Haliyle fren sesinden bir müddet sonra çarpışma olduğu için gecikmeli koşullanma söz konusudur.

Gecikmeli Kosullanma

Kısa Zamanlı Aralıklı Koşullanma(İz ya da İze Koşullanma)

Bildiğimiz tepkisel koşullanmadır.

Zil çaldıktan “sonra” et veriliyor.

İze Koşullanma

Eş Zamanlı Koşullanma

Nötr uyarıcıyla koşulsuz uyarıcının aynı anda verilmesidir.

Eş Zamanlı Koşullanma

Zil ile et aynı anda veriliyor.

Davranışçı babalar bu koşullanmada ete daha çok tepki verileceğini zil pek tepki verilmeyeceğini iddaa ediyorlar.Dolayısıyla koşullanma beklenmeyen bir koşullanmadır. 😀

Geriye Doğru Koşullanma

Önce koşulsuz uyarıcı veriliyor ve ardından nötr uyarıcı veriliyor.

Tersine Koşullanma

Geçici Koşullanma(Zamana Bağlı Koşullanma – Temporal Koşullanma)

Sadece koşulsuz uyarıcının belli aralıklarla verilmesi sonucu gerçekleşen koşullanmadır.Biyolojik koşullanmadır.Organizmanın kendi kendisini koşullamasıdır.

Örneğin, sabah kalktığımızda hemencecik acıktığımızı hissederiz ve kahvaltı yaparız.Bu zamana bağlı koşullanmadır ve geçicidir.

Başka bir örnek olaraktan, 40 dakikalık ders esnasında sıkıntı yok iken hocanın verdiği ara anında hemencecik sigara içme isteğimiz gelir.İşte bu zamana bağlı bir koşullanmadır.

Ya da

Her gün sabah 7 ye alarm kurup uyanıyorsak ve bunu uzun bir süre tekrarladıysak, alarm kurmadığımız gün de biyolojikman sabah 7 de uyanırız.Buanda zamana bağlı koşullanma denir.

İşte falan filan…

Habercilik

Koşullanma sürecinde, koşullu uyarıcının, koşulsuz uyarıcının gelmekte olduğunu haber verici nitelik taşımasıdır.

Bir nevi koşullanma sonrasında koşullu uyarıcının üstlendiği görevdir de diyebiliriz.

Olumlu HabercilikOlumsuz Habercilik
Koşullu uyarıcının kendisinden sonra bir koşulsuz uyarıcının geleceğini haber vermesidir.

Dikkat!!!
Kendisinden sonra bir şeyin geleceğini haber veriyorsa olumlu habercidir.

Zil + Et -> Salya
Zil -> Salya
——–
Zil + Elektrik Şoku -> Korku
Zil -> Korku

Gördüğünüz gibi iki durumda da olumlu habercilik vardır.

Koşullu uyarıcı kendisinden sonra ortamdan bir koşulsuz uyarıcının çıkacağını haber vermesidir.

Zil, Elektrik şokunun ortadan kaldıracağını haber veriyorsa olumsuz haberciliktir.

Gölgeleme

Ortamda birden fazla nötr uyarıcı varsa baskın olan uyarıcı diğerlerini bastırmaktadır.Yani uyarıcı uyarıcıyı bastırmaktadır.

  • A-)
    İki nötr uyarıcı aynı anda verildiğinde organizmanın bunlardan birine koşullanıp diğerine koşullanmaması durumudur.
    Zil/Işık + Et -> Salya
  • B-)
    İki koşullu uyarıcının aynı anda verilmesi durumunda organizmanın bunlardan birine tepki verip diğerine tepki vermemesi durumudur.
    1-)Köpek + Isırma -> Korku
         Köpek = Nötr Uyarıcı
         Isırma = Koşulsuz Uyarıcı
         Korku = Koşulsuz Tepki
    ————
    Köpek -> Korku
         Köpek = Koşullu Uyarıcı
         Korku = Koşulsuz Tepki
    2-)
    Asansör + Düşme -> Korku
        Asansör = Nötr Uyarıcı
        Düşme = Koşulsuz Uyarıcı
        Korku = Koşulsuz Tepki
         ————
         Asansör -> Korku
    Asansör = Koşullu Uyarıcı
    Korku = Koşullu Tepki

    Asansör + Köpekte asansöre tepki verir köpeğe vermezse burada gölgeleme söz konusudur.

Engelleme

A) Koşullanma sırasında uyarıcıların ters sırada verilmesi durumunda koşullanma gerçekleşmez.

Et -> Salya + Zil
Zil -> Salya Yok
Zil = ?

B) Birinci koşullanmanın ikinci koşullamayı engellemesi durumudur.

  1. Zil + Et -> Salya
    Zil -> Salya
  2. Işık + Et -> Salya
    Işık -> Salya Tepkisi Yok

Buna başka bir örnek olarak,
Bir herif evlenmeden önce annesinin yemeklerini çok seviyor, lakin evlendikten sonra karısının yemeklerini annesinin yemekleri kadar sevemiyor.

Annenin Yemekleri + Lezzet -> Doyum
Annenin Yemekleri -> Doyum

Karının Yemekleri + Lezzet -> Doyum Yok
Karının Yemekleri -> Doyum Yok

Engellemede tepki uyarıcıyı bastırmaktadır.

Genelleme(Uyarıcı Genellemesi)

TepkiselEdimsel
Uyarıcı GenellemesiDavranış Genellemesi
Koşullanma gerçekleştikten sonra organizmanın koşullu uyarıcılara benzerlerine aynı tepkiyi vermesi.TU
Zil->Salya
ÇanT
MüzikT
TelefonT

Ayırt Etme

Koşullu uyarıcının benzerleri arasından sadece birine tepki verip diğerlerine tepki vermemesi durumudur.

Sönme

Ortamda koşulsuz uyarıcının artık olmamasıdır.

Zil + Et -> Salya

Artık Zil Koşullu Uyarıcısına karşı Salya Koşullu Tepkisi verilmektedir.Lakin bunu sürekli bu şekilde yaparsak koşulsuz uyarıcı olmadığından dolayı sönme işlemi gerçekleşecektir.

Kendiliğinden Geri Gelme

Sönme gerçekleştikten uzun bir süre sonra sadece koşullu uyarıcıyı aldığında koşullu tepkinin tekrar ortaya çıkmasıdır.

Ya da hiç bir neden yokken de kendiliğinden geri gelme söz konusu olabilir.

Dikkat!!!
Tekrar” kelimesi anahtar sözcük, kilit kelimemizdir.

Duyarsızlaşma – Duyusal Uyum – Duyarlılık

Duyarsızlaşma

Bir olayla tekrar tekrar karşılaşılması durumunda duyuşsal tepkilerin azalmasıdır.

Örneğin, bizim milletimiz yıllarca şehit haberleri aldı ve bu haberlere oldukça üzüldü.Lakin zamanla bu şehit haberleri sürekli alınmaya başlandı ve milletimizin nihayetinde bu haberlere duyuşsal tepkisi azaldı.Yani duyarsızlaştı!!!

Ya da

Bir doktor düşünelim.Yeni mezun olduktan sonra ilk ameliyatında oldukça heyecanlanıyor.Zamanla ameliyata gire gire gire ilk heyecanı azalıyor ve ortadan kalkıyor.Yani duyarsızlaşıyor.

Dikkat!!!
Duyarsızlaşma olabilmesi için duyuşsal bir tepki olmalıdır.

Eğer duyarsızlaşma sorularının cevaplarında duyarsızlaşma yok alışma varsa alışmayı yapıştırın.Haa yok eğer ikiside varsa duyarsızlaşmayı yapıştırınız.

Duyusal Uyum

Eğer duyuşsal değilde duyusal bir azalma söz konusuysa(yani 5 duyu organımızla alakalı bir durumsa) duyusal uyumdur.

Örnek olarak, doktor hastaneye gittiği ilk zamanki kokuyu duymuyor.Haliyle o kokuya duyusal uyum sağlıyor.

Duyarlılık

Hassasiyet demektir.En ufak seslere bile aşırı tepki vermektir diyebiliriz.

En ufak olaylara bile hassas olma ve aşırı tepkiler gösterebilmektir.

Birleşik Koşullanma

Organizmanın aynı anda birden fazla farklı nötr uyarıcıya koşullanması durumudur.

Zil/Işık + Et -> Salya
Zil -> Salya
Işık -> Salya

XCafe/YCafe/ZCafe + Sevgili -> Mutlu
XCafe -> Mutlu
YCafe -> Mutlu
ZCafe -> Mutlu

İkinci Dereceden Üst Düzey Koşullanma

Köpek + Isırma -> Korku
Köpek -> Korku

İkinci dereceden de ise,

Köpek Sahibi + Köpek -> Korku
Köpek Sahibi -> Korku

Koşullanma gerçekleştikten sonra koşullu uyarıcı koşullu tepki ilişkisinin yanına ilgisiz bir başka nötr uyarıcı ekleyerek koşullanmanın gerçekleştirilmesidir.

Tepkisel Koşullanma(Klasik Koşullanma)

Merhaba dostlar…Şimdi baba bir konuya giriş yapacaz.4 yıllık üniversite hayatımda 3 yıl bir fiil aldığım ismini bilmediğim bir dersin(okuldaki dersin adı öğrenme psikolojisi değildi) konusuydu bu tepkisel koşullanma.Öğrenme Psikolojisi dersine ciddiyetle baktığım zaman tepkisel koşullanmanın ne olduğunu başta anlamadım lakin ufak bir araştırmayla bildiğimiz meşhur klasik koşullanma olduğunu öğrendim.Bir tek bu yanıyla şaşırtmakla yetinmeyen bu konuda 3 yıldır pavyonun köpeği zannetiğim şeyin Pavlov’un köpeği olduğunuda öğrendim.”Ulan hangi pavyonda köpek var?” ve “Hangi pavyonda olan köpekle hangi bilim adamı deney yapar?” diye sorular soruyordum kendi kendime.Meğersem hep yanılıyormuşum…

Bu konuyla ilgili geçmişime bu kadar değinmem yeter…Şimdi konumuza gelelim…

Koşullanma ÖncesiZil -> Salya Yok
Zil = Nötr Uyarıcı
——–
Et -> Salya
Et = Koşulsuz Uyarıcı
Salya = Koşulsuz Tepki
Koşullanma SüreciZil + Et -> Salya
Zil = Nötr Uyarıcı
Et = Koşulsuz Uyarıcı
Salya = Koşulsuz Tepki

Tekrar

Bayağı bi tekrar ediliyor….

Not : Hayvanların öğrenmesi için tekrara gerek vardır.Ancak insanların koşullanmalarında tekrara gerek olmayabilir.

Koşullanma SonrasıZil -> Salya
Zil = Koşullu Uyarıcı
Salya = Koşullu Tepki

Davranışçıların dilinde Koşullanma, öğrenme demektir.Yani Tepkisel Koşullanma = Tepkisel Öğrenmedir.

Tepkisel koşullanma insanların reflekslerinin ve duygusal tepkilerinin koşullanmasında etkilidir.

RefleksDuygusal
Koşullanma ÖncesiEl Çırpma -> Sakınma Tepkisi Yok
Tokat -> Sakınma
El Çırpma = Nötr Uyarıcı
Tokat = Koşulsuz Uyarıcı
Sakınma = Koşulsuz Tepki
Okul -> Korku Tepkisi Yok
Azarlama -> Korku
Okul = Nötr Uyarıcı
Azarlama = Koşulsuz Uyarıcı
Korku = Koşulsuz Tepki
Koşullanma SüreciEl Çırpma + Tokat -> Sakınma
El Çırpma = Nötr Uyarıcı
Tokat = Koşulsuz Uyarıcı
Sakınma = Koşulsuz Tepki
Okul + Azarlama -> Korku
Okul = Nötr Uyarıcı
Azarlama = Koşulsuz Uyarıcı
Korku = Koşulsuz Tepki
Koşullanma SonrasıEl Çırpma -> Sakınma
El Çırpma = Koşullu Uyarıcı
Sakınma = Koşullu Tepki
Okul -> Korku
Okul = Koşullu Uyarıcı
Korku = Koşullu Tepki

Tepkisel Koşullanma

Organizmanın başlangıçta nötr(etkisiz) olan bir uyarıcıya tepki vermeyi öğrenmesidir.

Organizma yeni bir davranış öğrenmez…

Koşulsuz(Doğal) Uyaran

Organizma için doğal olan ve doğal olarak tepkide bulunduğu uyarandır.

Organizmada doğal refleks tepkiye yol açan uyarıcıdır.Öğretilmemiş doğal uyarıcıdır.

Bir uyarıcı koşulsuzsa her yerde koşulsuzdur.Değişen tek uyarıcı nötr uyarıcıdır.

Koşulsuz(Doğal) Tepki

Organizmanın doğal ortamda koşulsuz uyaranı aldığında gösterdiği doğal tepkidir.

Koşulsuz uyarıcıyı(doğal uyarıcı) aldığında gösterdiği tepkidir.

Nötr Uyarıcı

Başlangıçta beklenen tepkiyi oluşturmayan uyarıcıdır.

Soruda “önce” kelimesi varsa nötr uyarıcıdan bahsetmektedir.

Koşullu Uyaran

Organizmanın koşullanma sürecinden sonra başlangıçta tepki vermediği uyarıcıya karşı vermeye başladığı tepkidir.

Soruda “önce” kelimesi yoksa koşullu uyarıcıdan bahsetmektedir.

Tepkisel koşullanmanın en önemli ögesidir.Öğrenilmiş olan budur.

Başlangıçta nötr olan koşullanma sürecinden geçtikten sonra tepki oluşturan uyarıcıdır.

Davranışçılar VS Bilişselciler

DAVRANIŞÇILARBİLİŞSELCİLER
  • İnsan dünyaya geldiğinde zihni boş bir levha gibidir.
  • John Locke, davranışçıların akıl babasıdır.
  • Gözlenebilir, ölçülebilir, sayılabilir davranışlarla ilgilenirler.
  • Öğrenme hep U(Uyarıcı) – T(Tepki) ya da T – U biçiminde gerçekleşir.
  • Davranış öğrenilir.Öğrenme sonucunda davranışta değişme olur.
  • Dışsal pekiştirme çok etkilidir.
  • Hayvanlar üzerindeki deneyler sonucunda elde ettikleri sonuçları insanlar üzerinde genellerler.
  • İnsan dünyaya geldiğinde doğuştan gelen bir takım sğreçler vardır.
  • Gözlenemeyen zihinsel süreçlerle ilgileniyorlar.(Algı, düşünce, problem çözme, kavrama)
  • Öğrenme U – Organizmanın Zihinsel Süreçleri – T biçiminde gerçekleşir diyorlar.
    U – O – T
  • Bilgi öğrenilir.İnsanın bilgisinde değişme olur.
  • Önemli olan içsel pekiştirmedir.
  • İnsanın öğrenmesi özeldir ve hiç bir canlıya benzemez.

Öğrenmeyi Etkileyen Faktörler – Öğrenme Malzemesiyle İlgili Faktörler

Algısal Ayırt Edilebilirlik

Şekil – Zemin olayları bunun konusudur.

Öğrenilecek malzemeler(harf, kelime, cümle, paragraf) diğer malzemeler(yani bilgiler) içinden kolaylıkla seçilip algılanmasıdır.

Altının çizilmesi, kalın yazılması gibi…

Anlamsal Çağrışım

Öğrenilecek malzemenin kolaylıkla çağrışım yapacak şekilde öğrenilmesidir.

Bol ipucu kullanmaktır.

Leb demeden leblebiyi anlamaktır.

Telafuz Edilebilirlik

Öğrenilecek malzemenin kolay anlaşılabilmesi, kolay söylenebilmesiyle ilgilidir.

Kominikasyon yerine iletişim kelimesini kullanmak gibi.

Kavramsal Gruplandırma

Öğrenilecek malzemeyi birbiriyle ilişkilendirerek öğrenmektir.

TURUNÇGİLLERPortakal
Limon
Greyfurt

Öğrenmeyi Etkileyen Faktörler – Öğrenme Yöntemiyle İlgili Faktörler

Öğrenen kişinin nasıl bir yol izlediği, yani kullandığı strateji, onun öğrenmesine olumlu ya da olumsuz şekilde etki edebilir.

Konunun Yapısı

Konu anlamlı ve kolayca birbirine bağlanabilir nitelikte sunulmasıdır.

Tümevarım ve tümdengelim olarak ikiye ayrılır.

A-) Bütün – Parça – Bütün
Önce konun geneline bakılır, sonra ayrıntılar ele alınır.(Gestalt Yaklaşımı)
Bu tümdengelimseldir.

B-) Parça – Bütün – Parça
Önce konu parçalara bölünür, sonra bütünleştirilir.
Bu tümevarımsaldır.

Öğrenmeye Ayrılan Zaman

Öğrenme için ayrılan zamanın nasıl düzenlendiğine bağlı olarak öğrenme yöntemleri aralıklı çalışma ve toplu çalışma şeklinde sınıflandırılabilir.

Aralıklı Çalışma

Öğrenilecek malzemenin belirli zaman aralıklarıyla tekrar edilmesi ve derse düzenli bir şekilde çalışılması anlamına gelir.

Öğrenmeye ayrılan zamanı parçalara bölerek öğrenmedir.

Toplu Çalışma

Derse sadece sınav öncesinde sıkış bir zaman dilimde ve göre uzun bir süre çalışmayı, yani yalnızca sınavdan önce yoğun bir şekilde çalışmayı ifade eder.Toplu çalışmanın bazı avantajları vardır.

Öğrenmeye ayrılan zamanı tek seferde blok halinde kullanmaktır.

Etkin Katılım

Aktif katılım demektir.Yaparak – yaşayarak öğrenmektir.Öğrendiğimiz konunun içinde olmaktır.

Sonuçlar Hakkında Bilgi(Geribildirim/Dönüt/Düzeltme)

Öğrenciye ne kadar öğrendiği hakkında öğrenciyi bilgilendirmektir.

Düzeltme ise öğrenme eksikliklerini, yanlışlıklarını gidermektir.

Öğrenmeyi Etkileyen Faktörler – Öğrenenle İlgili Faktörler

Öğrenen kişi ya da organizmanın sahip olduğu kimi özellikler onun öğrenmesini kolaylaştırabilir ya da zorlaştırabilir.

Türe Özgü Hazır Oluş(Doğuştan Donanım)

Organizmanın herhangi bir davranışı öğrenebilmesi için gerekli olan biyolojik donanıma sahip oluşuna türe özgü hazır oluş denir.Bir türe ne öğretip ne öğretemeyeceğimizi biyolojik altyapı sınırlar, belirler.

Öğrenme konusuyla ilgili bireyin doğuştan biyolojik donanıma sahip olmasıdır.

İnsan türü doğuştan konuşabilecek organlara sahiptir.

Kuşlar dünyaya geldiklerinde kanatları vardır.Uçma ile ilgili doğuştan donanıma sahiptirler.

Olgunlaşma

Organizmanın doğuştan sahip olduğu yeterliklerin kendiliğinden(öğrenme olmaksızın) ortaya çıkarak ulaşabileceği düzeye ulaşmasına olgunlaşma denir.

Olgunlaşmanın kendisi öğrenme değil ama öğrenme için ön koşuldur.

Genel Uyarılmışlık Hali

Uyarılmışlık düzeyi, bireyin çevreden gelen uyarıcıları alma derecesidir.Herhangi bir öğrenmenin gerçekleşebilmesi için bireyin belli bir uyarılmışlık düzeyine gelmiş olması, yani çevreden gelen uyarıcılara belirli bir ölçüde açık olması gerekir.

Organizmanın gelen uyaranları alabilecek, işleyebilecek durumda olmasıdır.

Genel uyarılmışlık halini başka bir şekilde yorumlamak gerekirse eğer, kişinin bilincinin açık ve tamamen uyanık olmasına, enerjisini yapacağı işe verebilmesine genel uyarılmışlık hali denir.Herhangi bir öğrenmenin yapılabilmesi için bireyin enerjisini yaptığı iş üzerinde yoğunlaştırması gerekir.Ekranda bu metni okurken, aynı zamanda gitmeyi düşündüğünüz tiyatroya, kimlerle gideceğinizi tasarlıyorsanız büyük olasılıkla öğrenme gerçekleşmeyecektir.

Ders yapmak istiyorsun ama dün gecenin yorgunluğundan(artık ne yaptıysan) deli gibi uykun geliyor ve uyukluyorsan genel uyarılmışlık halin düşük demektir.

Hani uzmanlar ebeveynlere, “çocuklarınızı masada ders çalıştırın, yatarak ya da uzanarak ders yapmasınlar” demesinin sebebi, yatarak ya da uzanarak yapılan ders sürecinde uykunun gelmesi ve genel uyarılmışlık halinin düşmesidir.

DİKKAT!!!
Genel uyarılmışlık hali çok yüksek ya da çok düşükse öğrenme olumsuz etkilenir.

Kaygı

Organizmanın içinden gelen uyarılmışlıktır.

Başka bir deyişle, geleceğe ilişkin olumsuz düşüncelerdir.

DİKKAT!!!
Kaygı çok yüksek ya da çok düşükse öğrenme olumsuz etkilenir.

Dikkat ederseniz eğer, öğrenmenin olması için genel uyarılmışlık hali ve kaygı optimum seviyede olması gerektiği kadar olmalıdır.

Güdülenme(Motivasyon)

Organizmayı çalıştıran enerjiye denir.Organizmayı bir işe başlatan, işi ısrarlı – kararlı bir şekilde devam ettiren her türlü içsel ve dışsal güç, güdülenmedir.

KISACA, ÖĞRENCİDE ÖĞRENME İSTEĞİNİN OLUŞMASIDIR…

Güdünün kaynağı fizyolojik ihtiyaçlarsa(açlık, susuzluk, cinsellik vb.) “birincil güdüler” etkisi altındadır.Doğuştan getirilen, öğrenilmemiş güdülerdir.Birincil güdülerin amacı organizmanın hayatta kalmasını sağlamaktır.

ikincil güdüler” ise sosyal güdülerdir(sevgi, saygı, başarı, onaylanma vb.) Sonradan, öğrenme yoluyla kazanılmışlardır.

Merak ettiği için, ilgi duyduğu için kişisel çabalamak ise “içsel güdülenme” dir.

Öğrenme isteğinin çevrenin etkisiyle dışarıdan oluşması ise “dışsal güdülenme” dir.

Genel uyarılmışlık haliyle, güdülenmeyi karıştırmamalısınız.
Uyarılmışlık, organizmanın dış dünyadan gelen uyarıcılara ne ölçüde açık olduğu anlamına gelir.Bir anlamda organizmanın uyanıklık derecesidir.

Güdülenme ise davranışı yapmaya istekli olmak demektir.
Kişi yeterince güdülenmiş olduğu halde uyarılmışlık seviyesi yeterli olmazsa öğrenme yine gerçekleşmez.
Örneğin ders çalışmayı istiyor(güdülenmiş) olabilirsiniz ama önceki gece uyuyamamışsanız bu nedenle de uykunuz geliyorsa okuduklarınızı anlamanız ve öğrenmeniz mümkün olmayacaktır.

Öğrenmenin Aktarılması(Aktarma – Transfer)

Duyuların veya psikafizik enerjinin bir noktaya odaklanmasıdır.

AktarmaKet Vurma
  • Aktarmada önemli olan şey öğrenme sürecidir.

Soruda “öğrenme süreci” geçiyorsa Aktarmayı yapıştıracaksınız.

  • Aktarma bir konunun öğrenilmesiyle ilgilidir.
  • Aktarma önceki bilginin, yeni bilginin öğrenilmesine sürecini etkilemesi olayıdır.

Aktarma

Gördüğünüz gibi yeni öğrenilmeye çalışılan bilgiyi, önceki bilgiler etkilemektedir.

Soruda “unutma”, “unutturma”, “karıştırma” geçiyorsa cevap ket vurmadır.

  • Ket vurma ise hatırlama ile ilgilidir.Sürecin sonunda.

Olumlu Transfer

Öğrenilen bir bilginin ya da becerinin benzerini kolaylaştırmasıdır.

Önceden öğrendiğimiz bir bilginin yeni bilginin öğrenilmesini kolaylaştırması ve hızlandırmasıdır.

Matematiği biliyorsanız, fiziği daha rahat öğrenirsiniz.

Olumsuz Transfer

Önceki bilgi ya da davranışın yeni öğrenme durumunda yeni öğrenmeyi zorlaştırması ya da engellemesidir.

Önceki bilginin, yeni bilgiyi öğrenilmesini zorlaştırması ve yavaşlatmasıdır.

F klavyeyi öğrenmişse, Q klavyeyi öğrenirken F klavye bilgilerimden dolayı yavaş ve zor öğrenirim.

Ya da

Sol direksiyon kullanan bir şöföre sağ direksiyon bir araç verilirse o şöför vites atarken arabanın sağ kapısını yerinden söküyorsa işte bu da olumsuz transferdir.Çünkü önceki bilgisi olan sol direksiyon, sağ direksiyon öğreniminde zorluk çıkarıyor ve yavaşlatıyor.

Ket Vurma

Öğrenme süreciyle ilgili değil, hatırlama süreciyle ilgilidir.

Öğrenilmiş bitmiş iki bilginin birbirlerini unutturması, karıştırması durumudur.

Ket Vurma

Gördüğünüz gibi öğrenimi bitmiş iki bilgi söz konusudur.Ve bu bilgilerin birbirleri arasındaki unutturma, karıştırma ilişkileri söz konusudur.

Şimdi “İleriye Ket Vurma” ve “Geriye Ket Vurma” durumlarına değinmeden önce şöyle bir bilgi vereyim.

HANGİSİ HANGİSİNİ UNUTTURUYORSA UNUTULANIN ADINI ALIR

Şimdi bakalım…

İleriye Ket Vurma

Her iki bilgide kişide vardır.Eski bilgi yeninin hatırlanmasını engelliyorsa ileriye ket vurmadır.

Önceki bilginin sonraki bilgiyi unutturması, karıştırması durumudur.Haliyle önceki bilgi yani geri bilgi, sonraki bilgiyi yani ileri bilgiyi unutturduğu için, unutulan da ileri olduğu için, ileriye ket vurma oluyor.

Geriye Ket Vurma

Her iki bilgide kişide vardır.Yeni bilgi eskisinin hatırlanmasını engelliyor.

Sonraki bilginin önceki bilgiyi unutturması karıştırmasıdır.Sonraki bilgi yani ileri bilgi, önceki bilgiyi yani geri bilgiyi unutturduğu için geriye ket vurma oluyor.

Öncelik Etkisi

Önceden öğrenilen bilgilerin sonraki öğrenilenlere göre daha iyi hatırlanmasıdır.

Sonralık Etkisi

En son öğrenilen bilgilerin önceki bilgilere göre daha iyi hatırlanmasıdır.